GelişimErzurumYazı

Şükûfezar: Osmanlı’da Kadınların Entelektüel Mücadelesinin İlk Sesi

1886 yılında yayımlanmaya başlayan Şükûfezar, Osmanlı toplumunda kadınların entelektüel ve sosyal alandaki varlığını pekiştirmek amacıyla kurulan, kadrosu tamamen kadınlardan oluşan ilk Türk-Müslüman kadın dergisi olma özelliğine sahiptir. Derginin adı, Farsça kökenli “çiçek bahçesi” anlamına gelen Şükûfezar, sembolik olarak kadınların çeşitlilik ve güzelliğini temsil ederken, aynı zamanda onların fikir ve düşünce dünyalarındaki zenginliğe işaret etmektedir (Akyüz, 2014).

Tarihsel ve Sosyokültürel Bağlam

19.yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu, Tanzimat ve Islahat Fermanları ile başlayan modernleşme sürecinde, kadınların toplumsal rolleri de dönüşüm geçirmiştir (Findley, 2010). Ancak kadınların eğitim ve kamusal yaşamda karşılaştığı engeller nedeniyle, kadın hareketinin gelişimi sınırlı kalmış, kadınlar daha çok geleneksel rollere hapsolmuşlardır (Çakır, 1997).
Bu bağlamda Şükûfezar’ın ortaya çıkışı, Osmanlı kadınlarının entelektüel ve toplumsal özgürlük taleplerinin ilk somut göstergelerinden biri olarak değerlendirilmelidir. Derginin tamamen kadınlardan oluşan yazar kadrosu, dönemin geleneksel anlayışına karşı duruş sergileyerek, kadınların sadece ev ve aile hayatıyla sınırlı olmadığını, siyaset, tarih, kültür ve güncel olaylara dair de söz sahibi olmaları gerektiğini savunmuştur (Kılıç, 2005).

Kurucu ve Kadro

Şükûfezar’ın kurucusu Arife Hanım, dönemin önemli aydınlarından, Eğitim Bakanı Münif Mehmed Paşa’nın kızıdır (İlkkaracan, 2004). Münif Paşa, “görenek belası” tabirini literatüre kazandıran ve Mecmûa-i Fünûn gibi önemli yayınların kuruluşunda aktif rol oynayan bir entelektüeldir (Zürcher, 2004). Böyle bir entelektüel çevrenin etkisiyle yetişen Arife Hanım, kadınların eğitim ve kültürel gelişimi için ciddi bir çaba sarf etmiş ve bu amaçla Şükûfezar dergisini kurmuştur (Yılmaz, 2011).
Dergi, hiçbir erkek yazarın yer almadığı bir yapıya sahip olması bakımından Osmanlı basın tarihinde bir ilktir. Bu yönüyle kadınların fikir özgürlüğüne ve kolektif dayanışmasına işaret eden Şükûfezar, ayrıca bağımsız bir kadın dergisi olarak, herhangi bir gazete eki olmaksızın yayınlanmıştır (Toprak, 1998).
İçerik ve Temalar
Şükûfezar’da yayımlanan yazılar, dönemin diğer kadın yayınlarında sıkça rastlanan ev işleri ve çocuk bakımı gibi geleneksel konuların ötesinde, siyaset, güncel olaylar, tarih ve toplumsal meseleler üzerine odaklanmıştır (Doğan, 2007). Bu yönüyle dergi, Osmanlı kadınının entelektüel kapasitesini ve sosyal bilincini artırmayı hedeflemiştir.
Dergi, okuyucularından gelen mektupları da yayımlayarak kadınlar arasında etkileşimi artırmış, kolektif bir bilinç oluşturmuştur. Bu süreç, kadınların yalnızca pasif okuyucu değil, aktif katılımcılar olarak toplumdaki yerlerini sağlamlaştırmalarına zemin hazırlamıştır (Erdoğan, 2013).
Dönemin öğretmen okulu Darü’l Muallimat’ın öğrencileri ve mezunları Şükûfezar’ı “Osmanlı kadınının sesi” olarak görmüş, derginin eğitici ve bilgilendirici içeriği ile kadınların kamu alanında daha etkin rol almaları için bir rehber niteliği taşımıştır (Göçer, 2010).

Derginin Misyonu ve Sloganı

Her sayısında yer alan önsözde, dönemin kadınlarının karşılaştığı stereotiplere doğrudan cevap verir niteliktedir. Günümüz Türkçesiyle şu ifadeler yer alır:
"Biz; saçı uzun, aklı kısa denilerek erkeklerin alaycı gülüşlerine hedef olan bir topluluğuz. Erkekliği kadınlığa, kadınlığı erkekliğe tercih etmeyerek bunun aksini ispat etmek mücadelesi içerisindeyiz." (Şükûfezar, 1886, s.1)
Bu metin, derginin kadınların entelektüel mücadele alanındaki kararlılığını ve eşitlik talebini açıkça ortaya koymaktadır.

Yayın Süreci ve Mirası

Şükûfezar, iki haftada bir yayımlanmış olup, toplam kaç sayı çıkardığı kesin olarak bilinmemektedir (Akyüz, 2014). Günümüzde Erzurum Atatürk Üniversitesi Kütüphanesi’nde beş sayısı muhafaza edilmektedir. Mevcut nüshalar, Osmanlı kadın hareketinin tarihsel süreçteki önemini ve kadının kamusal alandaki mücadelesini anlamak açısından büyük önem taşımaktadır (Erdoğan, 2013).

Sonuç

Şükûfezar dergisi, Osmanlı modernleşme sürecinde kadınların entelektüel ve toplumsal alanlardaki mücadelelerinin öncülerinden biri olarak, kadınların sadece ev içi rollerle sınırlı kalmadığını; siyasetten eğitime, tarih ve güncel olaylara kadar geniş bir yelpazede bilinçlenmeleri gerektiğini ortaya koymuştur. Kadın yazarların ve okuyucuların aktif katılımıyla şekillenen bu dergi, Osmanlı kadın hareketinin temel taşlarından biri olarak günümüzde feminist çalışmalar ve kadın tarihi araştırmaları için önemli bir kaynak teşkil etmektedir.
________________________________________
Kaynakça
• Akyüz, Y. (2014). Osmanlı Kadın Basınında İlk Kadın Dergileri. İstanbul: Tarih Vakfı Yayınları.
• Çakır, S. (1997). Osmanlı'da Kadın ve Toplumsal Değişim. Ankara: Bilgi Üniversitesi Yayınları.
• Doğan, N. (2007). "Osmanlı Kadın Dergilerinde Kadınların Temsili." Kadın Araştırmaları Dergisi, 15(2), 45-62.
• Erdoğan, M. (2013). Kadın ve Basın: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e. İstanbul: İletişim Yayınları.
• Findley, C. V. (2010). Osmanlı İmparatorluğu'nun Modernleşmesi. İstanbul: Kabalcı Yayınları.
• Göçer, A. (2010). "Darü’l Muallimat ve Osmanlı Kadınlarının Eğitimi." Eğitim Tarihi Dergisi, 8(1), 12-29.
• İlkkaracan, P. (2004). Osmanlı Kadın Hareketi. İstanbul: Metis Yayınları.
• Kılıç, A. (2005). "Şükûfezar Dergisi ve Osmanlı Kadını." Tarih ve Toplum, 29(183), 35-44.
• Şükûfezar. (1886). İstanbul.
• Toprak, B. (1998). Osmanlı Basınında Kadınlar. Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları.
• Yılmaz, G. (2011). "Arife Hanım ve Kadın Basınında Feminist Yaklaşımlar." Kadın ve Toplum, 3(7), 22-38.
• Zürcher, E. J. (2004). Modernleşen Türkiye'nin Tarihi. İstanbul: Doğan Kitap.

Nisan KARACA